Doç Dr Süheyla
Köse
SEMPTOMATOLOJİ
Eriţkinlerle iliţkili pek çok muayene metodu ve oküler bozukluk çocuklar içinde
geçerlidir. Ancak çocuklarda muayene ve bazı patolojiler özellik gösterir.
Muayene erişkinlerde olduğu gibi kolaylıkla uygulanamaz. Sağlıklı muayene
edilemeyen bebeklerin inhalasyon anestezisi altında değerlendirilmeleri gerekir.
Pediatrik rutin muayenede öncelikle görme fonksiyonu ve oküler bütünlük
değerlendirilmelidir. Muayeneye getirilen bir bebekte görme fonksiyonları
bakılmalı, korneanın boyutu ve berraklığı incelenmeli, pupil ışık reaksiyonları
izlenmeli, başın pasif olarak çevrilmesine cevaben göz hareketleri incelenmeli,
gözlerde kayma olup olmadığı saptanmalı (Hirschberg testi), ve oftalmoskop ile
fundus muayenesi yapılmalıdır.
Görme keskinliğinin değerlendirilmesi:
Görme keskinliği her iki gözde ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Çocuğun diğer
gözü ile gizlice bakması engellenerek görme alınmalıdır. İki yaş altındaki
çocuklarda görme keskinliği, çocuğun ışığa fiksasyonu, objeleri takibi, pupil
ışık reaksiyonu, Teller keskinlik kartları (tercihli bakış testleri), VEP ve
optokinetik nistagmus gibi muayene yöntemleri ile saptanabilir. Üç yaş ve
üzerindeki çocuk koopere olabilir, bu nedenle Allen kartları, E harflerinin
yönleri veya bebek, at gibi resimlerin gösterilmesi ve çocuğun cevabı ile
subjektif olarak görme keskinliği saptanabilir.
Çocukta önemli bazı klinik görünümlerin ayırıcı tanısında aşağıdaki patolojiler
düşünülmelidir.
Bulanık korneaya neden olan patolojiler; Bulanık ve ödemli bir kornea varlığında
konjenital glokom, Descemet membranında yırtılmaya yol açan travma,
mukopolisakkaridozlar (Hurler, Schei, Morguio vs...), mukolipidozlar,
interstisyel keratit araştırılmalıdır.
Göz yaşarması: Sulanan ve yaşaran bir göz varlığında konjenital glokom,
dakriostenoz, konjonktiva ve korneaya ait enfeksiyonlar, yabancı cisimler
düşünülmelidir.
Büyük kornea: Kornea çapının normalden büyük olması durumunda konjenital glokom
(göz içi basıncı yüksektir), ve megalokomea (göz içi basıncı normaldir)
ayırdedilmelidir.
Fotofobi: Işıktan çok rahatsız olduğu gözlenen bebekte keratit, konjenital
glokom, üveit gibi durumlar araştırılmalıdır.
Yenidoğan döneminde kırmızı göz: Bu durumda da konjonktivit, keratit, yabancı
cisim düşünülmelidir.
Beyaz pupilla (Lökokori, resim): Bebek ve çocuklarda pupillanın beyaz görülmesi
genel olarak lökokori adını alır, ciddi bir araştırma ile ayırıcı tanı
yapılamsını gerektirir.
Retinoblastom, katarakt, retina dekolmanı, şiddetli arka uveit, prematür
retinopatisi, persistan hiperplastik primer vitreus, retinal displazi, Coats
hastalığı gibi patolojiler lökokoriye yol açabilir. Bunların arasında en
önemlisi, bebeklerde en sık malign göz içi tümörü retinoblastomdur.
Proptozis: Gözün öne doğru yer değiştirmesi şeklinde bir görünüm rabdomyosarkom,
orbital sellülit, orbita psödotümörü, optik sinir gliomu, retrobulber kanama,
nöroblastom, lenfoproliferatif hastalıklar düşündürmelidir.
KONJENİTAL VE NEONATAL ENFESİYONLAR
1) Konjenital toksoplazmozis: Oküler toksoplazmozis lezyonlarının büyük bir
çoğunluğu konjenital enfeksiyonlara bağlıdır. Oküler lezyonlar, nadiren erişkin
dönemde primer bir enfeksiyon sırasında ortaya çıkabilir. Karakteristik lezyonu
fokal nekrotizan bir retinittir. Tek olabilir veya küçük kümeler halindedir.
Genellikle arka kutupta yer alır. Konjenital toksoplazmozisin klasik bulguları
fokal nekrotizan retinit, intrakranial kalsifikasyon ve hepatosplenomegalidir.
Ciddi olarak etkilenen çocuklarda arka segmentte yoğun inflamasyon, katarakt,
şaşılık, mikroftalmi görülür. Hafif etkilenen olgularda sadece küçük retina
skarları ve pozitif serolojik testler kalabilir. Tedavide bir veya daha fazla
antitoksoplazmik ajanın kombinasyonu (Sulfadiazin, primetamin, klindamisin,
tetrasiklin) ve bazen kortikosteroidler kullanılır.
2) Konjenital sifiliz: Penisilinin kullanımı sifiliz olgularını azaltmıştır.
Buna rağmen son yıllarda sifiliz, geri dönüş yapmaya başlamıştır ve 1988'de
sifilize ait oranlar 40 yıl içindeki en yüksek seviyelerine ulaşmıştır.
- Erken konjenital sifiliz: Anne karnında etkilenen bebekte hayatın ilk 2
yılında, deride vezikül veya püstüller, mükoz membran tutulumu (konjonktivit),
kemik, diş deformiteleri, periostit, generalize lenfadenopati,
hepatosplenomegali, hiperbilirubinemi, anemi ve gözde korioretinit ortaya çıkar.
- Geç konjenital sifiliz: 2-15 yaşları arasında optik atrofi, pupiller
anomallikler ve interstisyel keratit bulguları ile ortaya çıkar.
3) Konjenital rubella sendromu: Gebeliğin ilk aylarında rubella enfeksiyonu
geçiren annelerin yaklaşık % 50'sinin çocuklarında malformasyonlar görülür.
Oküler bulgular olarak katarakt, mikroftalmi, glokom, korneal bulanıklık (glokom
olmadan), arka kutupta tuz-biber manzarası şeklinde benekli retinit görülebilir.
Oküler olmayan bulgular olarak da konjenital kalp hastalıkları, sağırlık eşlik
edebilir.
Etkilenen bebekler 2 yaţa kadar virüsü aktif olarak yayarlar.
4) Diğer enfeksiyonlar (Sitomegalo virus)
OFTALMİA NEONATORUM
Hayatın ilk bir ayı içerisinde görülen konjonktival enfeksiyonlara oftalmia
neonatorum denilmektedir. Enfeksiyon, doğum esnasında anne servix ve
vaginasından bebeğe bulaşır.
- Kimyasal konjonktivit: % 1'lik AgNO3'a bağlı olarak ortaya çıkar.
- Gonokokal konjonktivit: Doğumdan sonra 1-3. günler arasında hiperakut pürülan
konjonktivit şeklinde ortaya çıkar. Konjonktivada membranlar oluţur. Tedavide,
topikal ve sistemik penicillin (50.000 Ü/Kg) 7 gün veya tek doz cefotaxime 100
mg/kg i.m. etkilidir.
- Herpes simpleks konjonktiviti: Genellikle 5-7. günlerde ortaya çıkar. Seröz
eksudasyon vardır. Blefarokonjonktivit ţeklindedir. Bazen keratit de
görülebilir.
- Klamidyal konjonktivit: Neonatal konjonktivitin en sık nedenidir. 5-14. günler
arasında ortaya çıkar. Mukopürülan bir sekresyon vardır. Konjonktival reaksiyon
papillerdir. Tedavide, topikal tetrasiklin + oral eritromycin 25 mgr/kg
etkilidir.
- Basit bakteriyel konjonktivit: En sık Staf. aureus etken olarak saptanır. İlk
bir ay içerisinde herhangi bir zamanda ortaya çıkar. Pürülan sekresyon vardır.
Tedavisi antibiyotikli damla ve pomadlarla yapılır.
Oftalmia Neonatorumun önlenmesi: Özellikle gonokoksik ve klamidyal hastalığın
profilaksisi şu şekildedir:
a) Eritromisin pomad % 0.5 (Ülkemizde yok)
b) Tetrasiklin pomad % 1 (Terramycine pom)
c) Gümüş nitrat % 1 solüsyonundan bir tanesi doğumdan sonra ilk 1 saat içinde
uygulanmalıdır.
ÇOCUKLUK ÇAĞI ENFEKSİYONLARI
1) Orbital Sellülit: Orbital septum önünde, arkasında veya hem ön hem arkada
enfeksiyon olabilir. Etyoloji genellikle stafilokok, streptokok ve 5 yaş altında
hemofilus influenzadır. Kapak enfeksiyonlarına sekonder (örn; akut hordeolum)
cilt laserasyonu, böcek ısırması, sinüs, kese ve diş enfeksiyonlarına sekonder,
travma veya cerrahi sonrası ortaya çıkar. Orbital sellülit yaşamı tehdit
edebilen bir enfeksiyon olduğundan hastaların hastaneye yatırılarak acil
tedavisi gerekmektedir.
2) Toksokara kanis: Nematod enfestasyonudur. Pika sendromunda görülür. Oküler
lezyon, sistemik enfestasyonun geç bir sekeli gibidir. Gözde, arka kutup
granülomu veya kronik endoftalmi tablosu görülür. Ülkemizde sık değildir.
GELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR
1) Lakrimal drenaj sisteminde anormallikler: Lakrimal kanal tıkanıklığı (dakriostenoz),
dakriosistit, konjenital dakriyosel
2) Ptozis: Pupiller alanı kapatan ptozislerde ambliyopi gelişimini önlemek için
erken cerrahi tedavi yapılmalıdır.
3) Optik fissür boyunca klobomlar (iris kolobomu, koroid kolobomu gibi)
4) Optik sinir anomalileri (Kolobom, optik pit, miyelinli sinir lifleri gibi)
5) Maküler hipoplazi
6) Ön kamara disgenezisi (konjenital glokom)
7) Hyaloid sisteme ait patolojiler: Embryoda hyaloid damar optik sinirden çıkar,
vitreus içinden geçer ve gelişmekte olan lensi besler. Doğumda bu sistem geriler
ve kaybolur. Bazen kalıntılar olabilir, Bergmeister papillası adını alır.
Hyaloid sistem hiç gerilemez ve optik sinirle lensin arka yüzü arasında glial
doku kalırsa göz normal şekilde gelişemez. Mikroftalmi ve beraberinde katarakt,
glokom görülebilir. Bu klinik tablo Persistan Hiperplastik Primer Vitreus (PHPV)
olarak adlandırılır.
ÇOCUKLUK ÇAĞI TÜMÖRLERİ
1) Retinoblastom: Çocuklukta en sık görülen malign göz içi tümördür. Tedavi
edilmez ise yaşamı tehdit eder. Otozomal dominant olarak kalıtsal veya sporadik
ortaya çıkar. Ailede retinoblastom öyküsü var ise genetik danışmanlık önemlidir.
Hastada bulgular genellikle ilk üç yaş içinde ortaya çıkar. En sık görülen ilk
bulgu lökokoridir. Diğer bir ortaya çıkış şekli ise şaşılıktır. Bazen
intraoküler inflamasyon, glokom veya proptozis ile karşımıza çıkabilir.
Muayenede tümör retinada tek veya multifokal, düz, pembe ve yuvarlak kitle
şeklinde görülür. Retinanın dışına (ekzofitik) veya içine (endofitik) büyüme
olur. Tümör en sık kemik iliğine ve optik sinir aracılığı ile santral sinir
sistemine metastaz yapar.
Tedavi: Küçük, çok yaygın olmayan tümörlerde radyoterapi, daha ileri olgularda
ise enükleasyon uygulanır.
2) Diğer Tümörler:
- Rabdomyosarkom: En sık primer malign orbita tümörüdür.
- Nöroblastom, optik gliom, medulloepitelyom (diktiyom)
- Lösemi, juvenil ksantogranülom
- Hemanjiom: Genellikle göz kapakları üzerinde lokalize, pembe kırmızı renkte
kitle şeklindedir. Kitle gözü kapatarak ambliyopi oluşturabilir.Bu nedenle
takibi gerekir. Tümör ilk 1 yaş içinde büyür, daha sonra spontan olarak küçülür.
Görmeyi engelleyen lezyonlarda intralezyoner steroid enjeksiyonu başarılı
sonuçlar verir. Göz kapalı olsun veya olmasın çocuğa erken yaşta refraksiyon
muayenesi yapılması gereklidir. Tümör basısı astigmata ve ambliyopiye neden
olabilir.
- Dermoid kist: Orbitada herhangi bir yerde lokalize, lastik gibi sert, deri
altı kitle şeklindedir. Yavaş büyür ve çevre dokulara hasar verebilir. Bu
nedenle cerrahi eksizyonu gereklidir.
PREMATÜR RETİNOPATİSİ
Prematüre bebeklerde, aşırı oksijen verilmesi ile ortaya çıkan bir klinik
tablodur. 1940-1950'lerde çocuklardaki körlüğün önde gelen nedenlerindendi.
Oksijen etyolojik faktör olarak bulunduktan sonra prematür retinopatisi giderek
azaldı. Normal retina gebeliğin son yarısında optik diskten perifere doğru
tedricen damarlanır ve son olarak temporal perifer, doğumdan kısa bir süre sonra
damarlanır. Bebek ne kadar erken doğarsa damarlar o kadar az gelişmiş olur.
İnkomplet vaskülarize temporal retina, oksijen hasarına en duyarlı bölgedir. Bu
bölgede oluşan yeni damarlar ve fibrotik doku vitreus içerisine ilerleyerek ve
retinal çekinti oluşturarak retina dekolmanına yol açar. 1500 gramdan daha düşük
ağırlıkla doğan prematüre bebeklerin 4 haftalıktan başlayarak damarlar ora
serrataya ulaşıncaya kadar her 2-3 haftada bir muayene edilmeleri gerekir.
Tedavi: Krioterapi, vitreoretinal cerrahi
ÇOCUKLARDA KATARAKT
Herediter olarak veya bazı metabolik hastalıklarla (galaktozemi, Fabry
hastalığı, Lowe sendromu gibi) beraber ya da intrauterin bazı enfeksiyonlara
sekonder (Rubella, toxoplazma, sitomegalovirüs enfeksiyonları) katarakt gelişimi
görülebilir. Ayrıca travmaya bağlı katarakt gelişimi de çocukluk döneminde sık
görülür.
Tedavi: Cerrahi olarak opak lensin uzaklaştırılması ve uygun refraktif
düzeltmenin yapılması gereklidir. Beş yaşın altındaki olgularda intraoküler lens
konulamadığı için hastaya gözlük veya tek taraflı afak ise kontakt lens
önerilmelidir.
ÇOCUKLARDA GLOKOM
Doğumda veya doğumdan sonraki aylarda iridokorneal açıdaki gelişimin kötü olması
sonucu göz içi basıncında artış ile karşımıza çıkar. Bir veya iki gözde sulanma,
fotofobi, bulanık kornea ve kornea büyümesi klasik bulgulardır. Daha ileri
olgularda buftalmus adı verilen ileri derecede göz büyümesi vardır. Göz içi
basınç yüksekliğine bağlı olarak optik sinirde de hasar gelişir. Kornea
opasitesi ve optik sinir hasarı gelişmeden tedavi yapılması önemlidir. Tedavi
cerrahidir.
ÇOCUKLARDA RETİNA HASTALIKLARI
1. Retina Dejerenesansları: Leber'in konjenital amorozu, retinitis pigmentoza,
koroideremi
2.Maküla Dejeneresansları: Best vitelliform distrofi, Stargardt dejeneresansı,
3.Vitreoretinal Dejeneresanslar: Jüvenil retinoskizis, Goldmann-Favre Sendromu,
Stickler, Wagner dejeneresansı
4.Coats Hastalığı: Retinal kan damarlarındaki anevrizmal dilatasyonlar sızıntı
ve eksudaya neden olur. Erken dönemde periferik damar anomalileri krioterapi
veya fotokoogülasyon ile tedavi edilir. Retina dekolmanı geliştikten sonra
tedavi güçtür. Lökokori oluşturur. Retinoblastomdan ayırt edilmesi önemlidir.
Copyright © 2017 ·All Rights Reserved · Thehealthnews.org
İnfo.